Yine bir sabah uyandım yatağımdan gece boyu akan gözyaşlarımın verdiği acı ve dudaklarımda hafif bir titremeyle.Sensizliğe uyandığım ilk sabah bu.Ve ben şimdiden nasıl yaşarım hayatın kalanını diye düşünüyorum.Geçmez sanmıştım zaman hiç,bitmez sanmıştım mutluluğumuz ama geçiciymiş işte herşey.Gittin ve ardında sadece ağlayan iki göz ve kırık,sevmeye ve sevilmeye korkar bir kalp bıraktın.Beklemediğim bir anda vurdu ayrılık acısı.Şimdi bir boşluktayım.Korkuyorum.Belki sensizlikten,belki de elimi uzatsam dokunabileceğim kadar yakınımda olsan da sana dokunamayacak olmamdan.Biliyorum geçti yaşadığımız her şey.Bir bir gömüldü hızla geçen zamana.Peki nasıl yaşandı ve bitti bunca güzel şey?Bu kadar kolay mı bitecekti?Biliyormusun geleceğini bilsem,tekrar benim olacağını bilsem herşeyimi verirdim parçalanmış kalbimin dışında birşeyim kaldıysa eğer.Unutmak istiyorum eski günleri bir yandan.Ama unutamıyorum.Yaşadığımız her güzel saniye şu anda gözlerimden damla damla akıyor...Ve ilk defa bu kadar anlamsız geliyor hayat.Ben senin yanındayken gökyüzüne baktığımda hep gökyüzünün maviliklerini ve güneşi görüyordum.Şimdi ise gökyüzü aynı gökyüzü,mevsim aynı mevsim olmasına rağmen bulutları.İlk defa gülüp oynayan çocukları değil,ağlayan çocukları görüyorum.Belki de hep vardılar üzülenler.Ben görmüyordum belki de yanında olmanın mutluluğuyla.Ve şimdi anlıyorum hayatın ne kadar acı olduğunu.Ya unuttur kendini ya da dön geri.Sen gittin gideli bir enkaz oldum kaldım bu şehirde.Ne olursun bırakma beni bir başıma bu acımasız hayatta.Dön geri.Yanlızım,üşüyorum ne olur tut ellerimi...